1. Haberler
  2. Güncel
  3. Çözüm Odaklı Bakışla Terapötik Yetkinliği Geliştirmek

Çözüm Odaklı Bakışla Terapötik Yetkinliği Geliştirmek

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kısa süreli çözüm odaklı yaklaşım, danışanla kurulan terapötik ilişkinin kısa sürede etkili sonuçlara ulaşmasını hedefleyen bir model olarak son yıllarda psikolojik danışmanlık alanında geniş bir ilgi görmektedir. Bu yaklaşımın temelinde, danışanın sorunlara değil güçlü yönlerine ve işe yarayan stratejilere odaklanması bulunmaktadır. Uygulayıcıların bu yapıyı en sağlıklı ve etik biçimde yürütebilmesi için kapsamlı bir çözüm odaklı terapi eğitimi almak oldukça önemlidir. Eğitim süreci yalnızca teorik bilgi aktarımıyla sınırlı kalmaz; katılımcıların sahici danışma deneyimine yaklaşabilmesini sağlayan uygulamalı bölümlerle desteklenir. Bu doğrultuda, çözüm odaklı terapi eğitimi profesyonellerin kısa sürede etkin müdahaleler geliştirebilmesini amaçlayan güçlü bir öğrenme alanı sunar.

Kısa süreli çözüm odaklı terapi, şimdi ve burada kavramlarını merkeze alarak ilerleyen, geçmiş sorunların detaylarına takılmak yerine danışanın bugün yaşadığı zorluklarla başa çıkabileceği alternatifleri fark etmesini sağlayan bir yöntemdir. Bu yaklaşımda terapist, danışanın problem yaşamadığı anları ve daha önce işe yarayan davranışlarını görünür kılmak için çeşitli sorular, ödevler ve teknikler kullanır. Sorun yaşanırsa çözüm bulunur prensibinden hareket eden bu ekol, danışanın değişim için hazır olduğu noktaları keşfederek süreçte hız kazanmasına yardımcı olur. Danışan, daha önce denemediği yolları keşfetmeye teşvik edilirken aynı zamanda problemle başa çıkabildiği dönemleri hatırlamaya yönlendirilir. Bu durum, değişim motivasyonunu artıran ve danışanın kendine dair olumlu algılarını güçlendiren önemli bir aşamadır.

Eğitim programlarında teorik temeller kadar uygulama süreci de kritik bir yer tutar. Özellikle Prof. Dr. Itır Tarı Cömert’in gerçek seanslarından oluşan örnek videoların izlettirilmesi, katılımcıların yöntemin pratikte nasıl ilerlediğini net biçimde anlamasına katkı sağlar. Videolar sonrasında yapılan rolplay çalışmaları ise katılımcıların terapist ve danışan rollerine girerek çözüm odaklı bakışı deneyimlemesini amaçlar. Bu sayede pasif bir öğrenme yerine aktif katılım esas alınır ve beceri temelli bir gelişim gerçekleşir. Eğitimde kullanılan tekniklerin sadece sözlü olarak aktarılması yeterli olmadığından, rolplay süreci yi uygulamak, katılımcıların danışma ortamında daha rahat ve yaratıcı olmasını destekler.

Program sonunda gerçekleştirilen vaka çalışması, öğrenilen tüm bilgi ve becerilerin tek bir danışan hikâyesi üzerinden bütünleştirilmesini sağlar. Bu aşamada kısa süreli çözüm odaklı terapi yaklaşımının seanslarda nasıl uygulandığı, hangi soruların hangi amaca hizmet ettiği ve danışanın değişimi için nasıl bir yol izlendiği detaylı bir şekilde ele alınır. Vaka analizi, katılımcıların yöntemi doğru sırayla kullanma, danışanın ihtiyacını anlama ve etkili sorular yöneltme becerilerini pekiştirir.

Programın önemli bir diğer parçası da süpervizyondur. Prof. Dr. Itır Tarı Cömert’in süpervizörlüğünde gerçekleştirilen üç saatlik grup süpervizyon oturumu, katılımcıların öğrendiklerini danışma ortamına taşıdıklarında karşılaştıkları sorunları tartışmalarına olanak sağlar. Süpervizyon süreci yalnızca teknik düzeltmeler değil, aynı zamanda danışma oturumlarındaki etik hassasiyetlerin değerlendirilmesi açısından da büyük önem taşır. Katılımcılar bu oturumlarda farklı rollere girerek ya da kendi görüşmelerinden örnekler getirerek terapinin daha nitelikli bir şekilde uygulanmasını öğrenirler.

Eğitim programı kapsamında kısa süreli çözüm odaklı terapinin tarihçesi de ayrıntılı bir şekilde incelenir. Yaklaşımın kökenleri, gelişim süreci ve günümüzdeki kullanım alanları katılımcılara sunulur. Bu bilgiler, profesyonellerin yöntemin nereden geldiğini ve hangi bilimsel temellere dayandığını bilerek uygulama yapmasına katkı sağlar. Aynı zamanda danışanla terapötik ilişki kurma süreci üzerinde de durulur. Çözüm odaklı yaklaşımda danışanla kurulan ilişki, güven ve işbirliği temelli olmalıdır. Terapist danışana otoriter bir şekilde yaklaşmak yerine, değişimin birlikte gerçekleştirileceği bir yol arkadaşı gibi konumlanır.

Problem tanımı alma süreci ise bu eğitimlerde ayrıntılı biçimde işlenen başka bir başlıktır. Danışanın problemle ilgili hedef belirlemesini sağlamak, çözüm odaklı terapide seansın yönünü belirleyen temel aşamalardan biridir. Danışan neyi değiştirmek istediğini tanımladığında terapist, bu hedef doğrultusunda hangi tekniklerin daha etkili olacağını seçebilir. Danışanı yeniden çerçeveleme yöntemiyle problemin farklı bir açıdan görülmesi sağlanır. Bu teknik sayesinde danışan, sorun olarak gördüğü durumun içinde aslında güçlü yönlerini barındırabileceğini fark eder.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Çözüm Odaklı Bakışla Terapötik Yetkinliği Geliştirmek
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Aydın Bilgi Haberi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.