Kas-iskelet sistemi sağlığı, günlük yaşam kalitesini belirleyen en önemli unsurlardan biridir. Diz, omuz ve kalça bölgesinde görülen bazı problemler, hareket kabiliyetini ciddi şekilde kısıtlayabilir. Özellikle sporcular, aktif yaşam sürenler veya masa başında uzun süre vakit geçiren kişiler bu tür rahatsızlıklara daha yatkındır.
Menisküs yırtığı
Diz ekleminin en önemli yapılarından biri menisküslerdir. Dizin iç ve dış kısmında yer alan bu kıkırdak yapılar, ekleme binen yükü dengelemek ve şoku emmek için hayati görev üstlenir. Özellikle futbol, basketbol gibi ani dönme ve yön değiştirme hareketlerinin sık yapıldığı sporlarda menisküs yırtığı oldukça sık görülür. Bu durum, sadece sporcularda değil, günlük yaşamda ani çömelme veya ağır yük kaldırma sırasında da ortaya çıkabilir. Menisküs yırtığı hakkında daha ayrıntılı bilgi için menisküs yırtığı üzerine hazırlanmış kaynaklar incelenebilir.
Yırtığın oluş mekanizması genellikle dizin dönme hareketi sırasında olur. Kişi, dizini sabit tutarken gövdesini veya bacağını aniden çevirirse menisküs üzerinde aşırı bir yüklenme meydana gelir. Bu da kıkırdak dokunun yırtılmasına neden olabilir. Yırtığın şiddeti ve yeri, belirtilerin yoğunluğunu doğrudan etkiler. Klasik belirtiler arasında dizde ani bir ağrı, şişlik, hareket sırasında takılma hissi ve kilitlenme durumu vardır. Bazı hastalar dizlerini tam açıp kapatamaz, bu da günlük işlerini yapmalarını zorlaştırır.
Tanı sürecinde doktorun yapacağı klinik muayene ve manyetik rezonans görüntüleme (MR) büyük önem taşır. MR, menisküsün yırtığın yerini ve boyutunu net bir şekilde gösterebilir. Tedavi yöntemi ise yırtığın büyüklüğüne, yerine ve hastanın yaşam tarzına göre değişir. Küçük ve stabil yırtıklarda dinlenme, buz uygulaması, fizik tedavi ve ilaç tedavisi tercih edilir. Ancak yırtık büyükse veya kilitlenme gibi mekanik sorunlara yol açıyorsa artroskopik cerrahi gündeme gelir.
Omuz sıkışma sendromu
Omuz eklemi, vücudun en hareketli eklemidir ve bu nedenle de yaralanmalara açık bir yapıya sahiptir. Özellikle omuzun üst kısmındaki kas ve tendonların kemik ile sıkışması sonucu ortaya çıkan durum omuz sıkışma sendromu olarak adlandırılır. Bu problem, baş üstü hareketlerin yoğun olduğu meslek gruplarında ve sporcularda sık görülür. İnşaat işçileri, yüzücüler veya voleybolcular bu açıdan risk altındadır. Bu rahatsızlık hakkında detaylı bilgiye omuz sıkışma sendromu üzerine hazırlanan içeriklerden ulaşmak mümkündür.
Hastalığın en belirgin belirtisi, kolu yukarı kaldırırken hissedilen ağrıdır. Başlangıçta sadece belirli açılarda ağrı olurken zamanla istirahat sırasında bile ağrı hissedilebilir. Özellikle gece yatarken omuz üzerine dönüldüğünde şiddetli ağrı yaşanabilir. Ağrıya ek olarak güçsüzlük ve hareket kısıtlılığı da hastaların sıkça dile getirdiği şikâyetlerdir.
Tanı süreci genellikle klinik muayene ile başlar. Doktor, hastadan bazı hareketler yapmasını isteyerek sıkışma sendromunun varlığını değerlendirebilir. Bununla birlikte kesin tanı için MR görüntüleme veya ultrason gibi yöntemler kullanılabilir. Görüntüleme sayesinde tendonlarda yırtık olup olmadığı da anlaşılır.
Piriformis sendromu
Kalça bölgesinde yer alan piriformis kası, uyluğun hareketinden sorumlu önemli bir yapıdır. Bu kasın gerginleşmesi veya spazm yapması sonucu siyatik sinir baskı altında kalabilir ve bu tabloya piriformis sendromu denir. Özellikle uzun süre oturarak çalışanlar, koşucular ve ağır kaldıran bireylerde sık görülür. Rahatsızlık hakkında ayrıntılı bilgilere piriformis sendromu odaklanan kaynaklardan ulaşılabilir.
En belirgin semptom, kalça bölgesinde başlayan ve bacağa yayılan ağrıdır. Bu ağrı genellikle tek taraflıdır ve hastalar tarafından siyatik ağrısına benzetilir. Uzun süre oturmak, merdiven çıkmak veya koşmak ağrıyı artırabilir. Bazı durumlarda karıncalanma ve uyuşma da görülebilir. Bel fıtığı ile karıştırılabilen bu tablo, doğru tanı konulmadığında uzun süre tedavisiz kalabilir.